Ağaçlar, sararmış yapraklarını teker teker sert zemine salıyor iken dışarıda kuru bir soğuk vardır. Bu öyle bir soğuktur ki insanın içine işliyor, aralık ayının ortasında buz yutmuş hissini salgılıyor ve Londra sokaklarının ıssız bir hal almasına neden oluyordur. Saatler henüz gece yarısına ulaşmışken sabahtan beri esen rüzgar şiddet kazanmaya başlıyor, Disko Bardan yükselen melodik nameler geceyi kılıç gibi ortadan ikiye yarıyordur. Disko Barın gürültülü ortamından çıkan bir kaç insan topluluğu midelerini boşaltmak için herhangi bir ağaç altı arıyorken son model bordo bir araba Barın önünde duruyordur. Üstü açık olan bu bordo araba kuru soğuğu içeriye çekiyordur resmen.
Arabanın sahibi olduğunu her hali ile belli eden delikanlı son model süper hızlı arabasından çıkarken ön koltukta oturan sevgilisine muzipçe bakıp alaylı bir ses tonu ile,
''Kapınızı nasıl açmamı istersiniz efendim? Uşağınız edasıyla mı yoksa sevgiliniz edasıyla mı?'' diye soruyordur. Sarı dalgalı saçları ve buğday teni ile tam bir prensesi andıran Clementine Carter arabanın kapısını açıp dışarı çıkarken sinsi bir ses tonu ile sevgilisine hitaben mırıldanıyordur,
''Cevap vermekten kurtulmak bir bilek gücü kadar yakın Alan.''Alan adlı yakışıklı ve genç delikanlı,
sevgilim diye koluna taktığı kızın kurduğu bu olgun cümleye hafifçe sırıtırken ciddi bir tavır takınmaya çalışıyordur. Clementine, delikanlıya bir santim uzak duruyorken gencin nefesini yüzünde hissediyor, tüm duvarlarının eridiğinin farkına varıyor fakat küçük bir kız çocuğu gibi görünmemek adına kalem çektiği kirpiklerini titretip sinsice bakmaya devam ediyordur. Alan, bakışlarını genç kızın dudaklarına indirirken bir süre sonra kulağına yaklaşıp,
''Umarım annen geceyi Emma ve arkadaşların ile geçireceğine inanmıştır güzelim.'' diye imalı bir şekilde fısıldıyordur.
Clementine gözlerini Barın kapısına dikerken dudaklarını ısırıyor, Alan'ın nefes alış verişleri genç kızın kulağını okşuyordur.
''Cık cık cık. Bunu sana yakıştıramadım Alan. Seni temin ederim ikna yeteneğim çok iyidir.'' diye sevgilisinin yüreğini rahatlatıyordur genç kız gözlerini giriş kapısından ayırmazken.
''Bilmez miyim?'' diyordur bir peri güzelliği sergileyen kızdan uzaklaşan Alan.
____________________________________________________________
Bir süre boyunca kapının önünde birbirlerine dalaşmış olan çift sonunda Barın içine girdiklerinde ortam sıcaktır, sağır edici derecede yüksek olan şarkı kulakları tarıyordur. Alan, Clementine'ın elini sıkıca kavramış genç kızı bara yönlendiriyorken hemen üstlerinde dönen Disko topu loş bir ışık yayıyordur. Müşterilere sarkan güzel ve alımlı barmen Alan'ı fark ettiği sırada hızla onlara yönelirken Alan oralı olmuyor, Clementine'ın yüksek sesle anlattığı olayı dinliyordur. Kendini fark ettirmeye niyetli olan barmen kuru bir öksürük ile dikkatleri kendine çekerken,
Sizin için ne hazırlayabilirim bayım?'' diye soruyordur.
Genç sevgilisinin elini bırakıp bayana yaklaşan Alan'ın,
''Bana sert bir viski, sevgilime vişne votka.'' derken barmen imayı anlamış, yüzü hafif morarırken masaya eğdiği başını kaldırmış bardaklara doğru ilerlemeye başlamıştır. Clementine,
''Sevgilim ha? İyiymiş.'' derken farkında olmadan yüzü aydınlanmış, Alan'ın hafifçe kıkırdamasına neden olmuştur.
''Evet.'' diyerek genç kızın şakağına minik bir öpücük konduran Alan gerçek anlamda sıcak olan ortamı süzmeye başlamıştır.
____________________________________________________________
Disko Barın gürültülü ortamından biraz olsun kurtulmak isteyen Clementine, elleriyle önüne gelen saçı düzeltirken hızla bayanlar tuvaletine adım atıyordur. Parlak topuklu ayakkabıları sert zeminde hafif tıkırtılar oluştururken çantasını lavabonun kenarına koyup aynaya doğru yaklaşıyordur. Kirpiklerine ve akmadığından emin olmak istediği rimeline dikkatlice bakıyorken tiz bir bayan sesi kulaklarını yalayıp geçiyordur.
''Kaç yaşındasın sen, 15 mi?'' diye soruyordur kızın hemen arkasında bitmiş olan, kızıl saçları ve üzerine geçirdiği kırmızı elbise ile büyük bir uyum içerisinde olan bayan.
İçeriye girdiğinde bu şık bayanın varlığından haberdar olmayan ve bunun farkına varmadığı için kendine lanet eden Clementine soğuk kanlılığını koruyorken saçlarını düzeltmeye devam ediyordur. Bayan, Clementine'ın yanında ki lavaboya geçip musluğu açarken çantasını lavabonun üzerinden alan genç kız kapıya doğru ilerliyordur. Antipati kaptığı bu kadına hitaben;
''15'imi geçeli çok oldu, size temin verebilirim.'' diye sesleniyordur.
Anasayfa 
Konu: Clementine Carter 
Çarş. Haz. 29, 2011 6:03 pm
